31 Aralık 2012

resim dersinde çizilen ''ev''


müstakil, bahçe içinde bir evdir ve ana yola bağlanan toprak bir patikası vardır. ön tarafında iki penceresi ve muhtemelen arka tarafında da simetrik iki penceresi vardır. kapısı genellikle çift kanatlı olmasına karşın tek kanatlı da olabilir. 2+1 olması muhtemeldir; ancak ev o kadar dardır ki, 2+1 dublex bu evlerin kullanım alanları 55 metre kareyi geçmez ve yine olasıdır ki evin tuvaleti  bahçededir. 

ilk bakışta göze hoş gelen bir yapısı, tüten bir bacası, geniş pencereleri olsa da, günün her saati ışık alıyor gibi dursa da, bahçesiyle, çitleriyle, bahçesinde oynayan çocuklarla (ki iki kişidir genelde) huzurlu bir ortam sunsa da evin darlığı sıkıntı verici boyuttadır.

türkiye'deki hiçbir evde pencerelerin şekli artı (+) şeklinde değilken, pencereler çizildikten sonra o artı işaretini pencerelerin içine yerleştirmeyi ne hikmetse büyük bir çoğunluk yapmıştır. en arkada sıradağlar, sıradağların kesişim yerinde daire dilimi şeklinde güneş. güneşin, daire diliminden birer "doğru" şeklinde uzanan ışınları..

kapının bittiği yerde dere başlar. kapıdan uzanıp tuttuğunuz balıkları çatıda yiyebilirsiniz. mutlak suretle sağından ve solundan kendisini çevreleyen çitleri vardır. komşusu yoktur, dağ başında kendi halinde bi' evdir. etrafında mutlaka ama mutlaka uçan kuşlar, martılar, yeşil tatlı bir bahar göze çarpar.. çatısı, bacası ve çitleriyle çocuk masumiyetini ve çocuk cennetinin saflığını temsil eder; ama ne hikmetse aynı çocuk büyüyünce dev gökdelenlere, residencelara ve modern beton cehennemine özenir.

istatistiklere göre(ne kaynağı koçero, blog burası); bu evi çizen 100 çocuktan 95’inin aklından ileride bu evi yıktırıp yerine daha iyisini yaptırma düşüncesi geçiyor. onun için evin önüne kocaman bir bahçe koyuyor. bak bir tane çocuk göremezsin apartman dairesi çizen ya da evin önüne bahçe kondurmayan, niye? hepsi ali ağaoğlu çünkü, nedeni bu..

0 yorum:

Yorum Gönder